Acıbadem Sağlık Grubu ile TİSK Mikrocerrahi ve Rekonstrüksiyon Vakfı kira yüzünden davalık oldu
Necla DALAN
Acıbadem’e 2001 yılında kiralanan ve 115 milyon dolarlık yatırımla 2009 yılında hizmete giren hastanenin kirası uzun süre sorun olmadı. Ne zaman ki kurlar aldı başını gitti Acıbadem Sağlık Grubu da harekete geçti.
Türkiye dışında Makedonya, Bulgaristan, Hollanda ve Sırbistan’da 25 hastanesi, 15 tıp merkezi olan Acıbadem Sağlık Grubu, kiranın yüksek olduğunu ileri sürerek kira uyarlama davası açtı. Davada birkaç ay önce kiranın 426 bin 646 dolar olarak uyarlanmasına karar verildi. Dava istinafa gitti.
Davanın hikayesini ve uyarlama sonrasındaki gelişmeleri yazmadan önce TİSK Mikrocerrahi ve Rekonstrüksiyon Vakfı’ndan söz etmek isterim. Vakıf; iş sağlığı ve iş güvenliği kültürünü işletmelerde yerleştirmek, çalışanları iş kazalarına karşı bilinçlendirmek, iş kazalarını önlemek ve meydana gelen yaralanmalarda çalışanları en hızlı ve en iyi şekilde sağlığına kavuşturmak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.
Vakfın bir diğer önemli amacı ise iş kazalarında meydana gelebilecek yaralanmalar ve tedavilerde, özellikle mikrocerrahi alanında yetkin doktor ve tıp personeli yetiştirilmesi için destek vermek; devlet ve üniversite hastanelerine gerekli tıbbi cihaz ve ekipman sağlamak.
TURGUT IŞIK, HALİT NARİN VE NEJAT ECZACIBAŞI KURUCULAR ARASINDA
Vakfa ismini veren rekonstrüktif mikrocerrahi uygulamalar, Türkiye’de Dr. Ayan Gülgönen tarafından 1978 yılında başlatılmış. Mikrocerrahi gelişmeler Gülgönen’in komşusu iş insanı merhum Turgut lşık’ın dikkatini çekmiş. Işık, “İş kazası ve trafik kazasıyla oluşan 5 binden fazla vaka var ve bunların hepsi sakat kalıyor. Bu insanlar hem sakat kalmasınlar hem de ekonomiye kazandırılsınlar. Bu iş kazaları bizim fabrikalarımızda oluyor” diyerek konuyu sahiplenen ilk işveren olmuş.
Işık, konuyu dönemin Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Halit Narin ile paylaşmış. Narin ve Işık, mikrocerrahi uygulamaların desteklenmesi ve işçilerin bu imkânlardan yararlanabilmesi adına neler yapılabileceği üzerinde çalışmış ve TİSK ile işveren sendikalarının üyesi olduğu bir vakıf fikri ortaya çıkmış.
TİSK Mikrocerrahi ve Rekonstrüksiyon Vakfı, 12 Temmuz 1985’te ilk Mütevelli Heyet Başkanı merhum Nejat Eczacıbaşı, ilk Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ayan Gülgönen ve ilk Yürütme Kurulu Başkanı merhum Turgut Işık olmak üzere, TİSK, TİSK’e üye işveren sendikaları ve Türk iş dünyasının önde gelen şirketleri ve iş insanları tarafından kurulmuş.
HASTANE KURARKEN İNŞAAT UZADI, ACIBADEM’E KİRALADI
Vakıf tarafından, 1988 yılında Sarıyer, İstinye Mahallesi, Şişli Büyükdere Caddesi’nde Milli Savunma Bakanlığı tarafından devredilen 38 bin metrekare arazi üzerinde, 1993 yılında Mütevelli Heyet üyesi işveren sendikaları, üye iş insanları ve üye işverenlerin bağışları ile mikrocerrahi ihtisas hastanesinin yapımına başlanmış. Ancak hastane inşaatı uzayınca vakıf tarafından alternatif işletme modelleri arayışına geçilmiş. Ve arazi yap-işlet-devret modeli ile 2001 yılında Acıbadem Sağlık Hizmetleri’ne kiralanmış.
Bugün Maslak Acıbadem Hastanesi toplam 106 bin metrekare kapalı alan üzerinde hizmet veriyor. Hastaneden elde edilen kira geliri işçi sağlığı alanında kullanılıyor.
BİLİRKİŞİ HASTANE ZARAR EDİYOR DİYE RAPOR VERDİ
Tekrar davaya dönersek; öğrendiğime göre vakıf kanadında Acıbadem’e ciddi tepki var. Öyle ki Capital Dergisi’nin araştırmasına göre 2022 cirosu 16,8 milyar TL olan grubun ahlak dışı davrandığı ve karlı olduğu halde zarar ettiğine dair mali rapor hazırlattığını iddia eden vakıf, bilirkişilerin gerçek dışı rapor hazırladığı gerekçesiyle ‘ithamlı’ itiraz etmiş.
Peki bundan sonra ne olacak? Acıbadem’in kiralama sözleşmesinin bitmesine 5 yıl civarında bir süre kaldı. Vakıf yönetimi haklı olduklarını ve davayı kazanacaklarına inanıyor. Eğer dava kaybedilirse bu kez Acıbadem’in tahliyesi için yeni dava açılacak.
patronlardunyasi.com
